Hürriyet

>

18 Ağustos 2011 Perşembe

Hiperaktif Çocuklar için bir Yaz Kampı


Bugün çok özel bir dernekten ve yaptığı inanılmaz çalışmalardan bahsetmek istiyorum; Dikkat Eksikliği Hiperaktivite ve Özel Öğrenme Güçlüğü Derneği.Ankara'da bu derneği kuran ve yöneten Nezih Çıngır da bir hiperaktif. Ne demişler, damdan düşenin derdini yine damdan düşen anlar. Nezih Bey, dedesi ve babasından aldığı bu geni oğluna taşıdığında farketmiş durumu. Çünkü oğlu tüm okul çağını yazı yazamadan geçirmiş.http://arsiv.sabah.com.tr/2005/05/07/gny/sag106-20050502-200.htmlBunun üzerine konuya eğilen Nezih Bey, oğlunu üniversiteye sokmakla kalmamış, bu durumdaki tüm çocuklara ve ailelerine de kucak açmış.Ben, bu derneğin varlığını ve yaptığı aktiviteleri Gümüşlük-Bodrum'da gittiğim bir otelde öğrendim. Çünkü bu dernek tam tamına üç yıldır bu otelde yaz kampları düzenliyor ve beraberinde getirdiği 10-16 yaş arası hiperaktif çocukları deniz sporları ve doğa yürüyüşleriyle tanıştırıyor. Haziran ayının son haftası, Club Zemda, bu dernek için odalar ayırıyor, sörf ve optimist hocalarını bu çocuklara tahsis ediyor, özel indirimler yaparak derneği ve çocukları destekliyor. Otelin sahibi Durmuş Özdemir, daha önce beş yıl Marmaris'te bu desteği yaptığını, sonra açtığı bu yeni yerinde dernekle ilişkisini devam ettirdiğini anlattı bana. Kafası çocuklarla ilgili harika fikirlerle dolu bu insan, Türkiye'de belki bir ilki gerçekleştiriyor ve bu çocuklara tesislerini açıyor. Her yıl yaklaşık 10 çocuk, velileri hariç, burada konaklıyor, hergün planlanan aktivetelere katılıyor. Düzenli gelen çocuklarda suyun ve su sporlarının iyileştirme gücü dikkat çekiyor. Ne de olsa dikkatiniz dağıldı mı suya düşersiniz. Ya da açıldınız, geriye dönmeniz şart, sıkıldım ben gidiyorum diyemezsiniz. Gerçi bunu söyleyip optimist teknesinden atlayarak kıyıya gelmeye kalkan bir çocuk da olmuş, ama sürekli görev yapan gözetmen ve hocalar sayesinde bu kriz de atlatılmış. Su sporlarından sorumlu Murat Sarızeybek (30, Hacettepe Fr. Mütercim Tercümanlık), bu programın diğer sorumlusu. Klübün en sabırlı ve çocuklarla iletişimi başarılı sörf hocasını ( Can Gürün'ün bu konuda çok iyi olduğunu da söyledi) bu aktivite için her gün 2,5 saat tahsis ettiğini de ekledi. Doğa yürüyüşleri, aquapark'ta geçen bir gün, at binme egzersizleri de programa dahil. Derneğin sitesinden yaz kampı fotoğraflarına girerseniz eğer, yaşanan o güzel günleri görebilirsiniz.
Durmuş Bey'in bana anlattığı öyküler beni o kadar şaşırttı ve keyiflendirdi ki, bu girişime destek vermek istedim. Ne yapabilirimi sordum kendime, ve herkesi bilgilendirmekle başlayabileceğime karar verdim. Ülkemizde güzel işler yapan, yürekli insanlar var. Kimseden bir şey beklemeden, kendi olanaklarını sererek yapıyorlar bunu. Takdir etmek, beğenmek ve bilgilendirmek de bize düşüyor. Lütfen siz de bana katılın ve bu güzel insanların yüreklerini koyduğu bu işi çevrenize yayın. Mutlaka bu bilgiye ihtiyacı olan birilerine ulaşacaksınız. Ve siz de katkıda bulunmuş olacaksınız.